Sürekli olarak bahsedilen metabolik sendrom nedir? öğrenin. Sizin için metabolik sendrom hakkında sorulan soruları yanıtlandırdık.
Metabolik Sendrom, damar tıkanıklıkları, kalp krizi, felç, diyabet, yüksek tansiyon ve şeker hastalığı riskini arttıran risk faktörlerinin bir arada bulunduğu duruma verilen bir isimdir. Bu faktörlerin birkaç tanesinin hastada bulunması metabolik sendrom olarak adlandırılır. Hepsinin ortak noktası insülin direnciyle oluşmasıdır. Son yıllarda pek çok kişide rastladığımız metabolik sendromun en önemli sebebi giderek artan obezitedir. Genellikle kilo fazlası bulunan ve bel çevresi kalınlığı yüksek olan kişilerde rastalanan bu rahatsızlık tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de giderek yaygınlaşmaktadır. Özellikle 60-70 yaş aralığındaki kişilerde büyük bir risk teşkil eden bu durum kan damarlarının sertleşmesi ve kalp krizi gibi sağlık problemlerini ortaya çıkarmaktadır.
Metabolik Sendrom Nasıl Önlenir?
Vücut sağlığı açısından oldukça riskli bir durum teşkil eden metabolik sendrom, hastanın yaşam tarzında yapacağı birtakım değişikliklerle önlenebilmektedir. Burada belirtilen yaşam tarzı değişikliği sağlıklı beslenme ve spor yapmayı kapsar. Hasta eğer metabolik sendrom risk grubu içinde yer alıyorsa yaşam biçimini değiştirerek olası sağlık problemlerinin önüne geçebilir. Bunun için aşağıda belirtilen önlemler alınabilir:
- Fazla kilolardan kurtulup, bel çevresindeki yağlanma azaltılmalı
- Hareketsiz yaşam tarzı yerine günlük spor aktivitelerine önem verilmeli
- Sigara ve alkolden uzak durulmalı
- Gerekli durumlarda tansiyon, kolesterol ve kan şekeri testleri yaptırılmalı
- Öğünlerde tuz tüketimi önemli miktarda azaltılmalı
- Düzenli aralıklarla kan basıncı ölçtürülmeli
- Yüksek tansiyon ve yüksek kolesterolün tedavisi zamanında gerçekleştirilmeli
Metabolik Sendromun Belirtileri Nelerdir?
Metabolik Sendrom, insan sağlığını tehdit eden önemli bir durumdur. Ancak bu durum diğer rahatsızlıklar gibi belirgin bir semptoma ya da şikayete neden olmaz. Genellikle metabolik sendrom hastaya uygulanan birtakım testler sonucunda ortaya çıkar. Bu yüzden sinsi bir rahatsızlık olarak değerlendirilen bu durum karşısında risk grubunda yer alan herkesin gerekli tahlil ve testleri yapmaları önerilir. Yine de metabolik sendrom belirtileri hakkında bir kaç şey söylemek gerekirse aşağıda yer alan durumlardan bahsedilebilir.
- Metabolik sendrom belirtileri genellikle fazla kiloya bağlı olarak oluşan semptomlardır.
- Şişmanlığın belirleyicisi olan bel çevresinin geniş olması belirtilerden birisidir.
- Kan basıncı, kan şekeri ve trigliseridin yüksek olması metabolik sendrom tanısı sırasında önemli belirtilerden biri olarak kabul edilir.
Metabolik Sendromu Olanlar Nasıl Beslenmeli?
Metabolik sendromun en önemli nedenlerinden birisi hastanın yüksek kiloda olması hatta obezite risk grubunda yer almasıdır. Bu nedenle metabolik sendrom ile savaşmak için ilk olarak hastanın beslenme düzenine dikkat etmesi gerekmektedir. Tıpkı bir diyet gibi düşünebileceğimiz bu beslenme düzeni sırasında kilo aldıran yiyecekler yerine yağ yakmaya yardımcı yiyeceklerin tüketilmesi olası sağlık problemlerinin önlenmesi adına oldukça önemlidir. Bu sebeple metabolik sendroma sahip olan kişilerin tüketmeleri önerilen besin grupları şu şekilde listelenmiştir:
- Protein bakımından zengin gıda maddeleri
- Et, balık, tavuk ve süt ürünleri
- Haşlanmış ya da fırınlanmış sebzeler
- Zeytinyağı ve avokado yağı gibi bitkisel içerikli yağlar
- Şekersiz yiyecekler
- Bol yeşillikli salatalar
- Tam tahıllı ekmekler
Metabolik Sendromdan Nasıl Kurtulunur?
Metabolik sendrom insan sağlığını tehdit edici önemli bir rahatsızlıktır. Bu rahatsızlığa karşı zamanında önlem alınmalı ya da uygun tedavi yöntemleri tercih edilmelidir. Aksi durumda ölümcül kalp ve damar hastalıkları başta olmak üzere pek çok sağlık problemi ortaya çıkaracaktır. Metabolik sendromdan kurtulmak için doktor tavsiyelerine kulak verilmeli, yaşam tarzı değişikliklerinde bulunulmalıdır. Örneğin;
- Fazla kilolar metabolik sendrom için tehdit oluşturur. Bu yüzden vücuttaki yağlanma azaltılmalıdır.
- Düzenli doktor kontrollerine gidilmeli, gerekli durumlarda kan tahlilleri yenilenmelidir.
- Gün içerisinde daha çok fiziksel aktiviteye yer verilmelidir.
- İnsülin direnci azaltılmalı, bunun için uygun beslenme programları takip edilmelidir.
- Bel çevresindeki yağlanma azaltılmalı, günlük egzersiz programları uygulanmalıdır.
Metabolik Sendrom ve İnsülin Direnci Aynı Şey Mi?
Metabolik sendrom ve insülin direncinin tam olarak aynı anlama geldiğini söylemek mümkün değildir. Ancak belirtilen bu iki durumun birbiriyle sıkı bir ilişkisi vardır. Çünkü metabolik sendromun en önemli sebebi insülin direncidir. İnsülin direnci alınan fazla kalorilerin karın içerisinde yağ olarak depolanmasına sebep olur ve obezitenin en önemli sebebidir. Obezite ve fazla kilo ise hastalarda metabolik sendrom oluşmasını sağlar. Bu yüzden uzmanlar ikisini aynı şey olarak kabul etmese de metabolik sendrom ve insülin direnci arasında yoğun bir ilişki bulunur.
- İnsülin direnci, vücudun insülin salgılamasına rağmen insülinin hücre içine girip glukozu taşıyamaması durumudur.
- Bu yüzden hastalarda kilo alma ve yağlanma gözlenir.
- Fazla kilolar ise zamanda metabolik sendrom oluşmasına yol açar.
Akdeniz Diyeti ve Metabolik Sendrom
Metabolik sendromun en önemli sebepleri fazla kilo, obezite ve bel çevresinin yağlanmasıdır. Bu nedenle metabolik sendroma sahip olan kişilerin kendilerine uygun bir diyet programını takip etmeleri önerilir. Buradaki asıl amaç vücuttaki yağlanmayı azaltmak ve insülin direncinin oluşmasını önlemektir. Bu yüzden hastalar genellikle Akdeniz tarzı beslenmeyi tercih eder. Akdeniz diyeti olarak isimlendirilen bu beslenme tarzı obeziteyi önlemek amacıyla uygulanan bir beslenme programıdır.
- Bu programa göre metabolik sendrom için doymuş yağlardan kısıtlı, lifli besinlerden zengin bir öğün oluşturulur.
- Sebze, meyve, baklagiller, tam tahıllar, kuruyemişler, ceviz, yağlı tohumlar, fındık ve üzüm gibi kompleks karbonhidratların tüketimi önerilir.
- Hayvansal kaynaklı besinler sınırlandırılır ve bitkisel besinlere öncelik verilir.