HGB kırmızı kan hücrelerindeki protein molekülüdür. Oksijeni akciğerlerden vücut dokularına taşır ve karbondioksiti dokulardan akciğerlere geri getirir.
Bu molekül birbirine bağlı dört protein molekülünden oluşur. Yetişkinlerde HGB molekülü, iki alfa globulin zinciri ve iki beta-globulin zinciri içerir. Fetüslerde ve bebeklerde beta zincirleri yaygın değildir ve hemoglobin molekülü iki alfa zinciri ve iki gama zincirinden oluşur. Bebek büyüdükçe, gama zincirleri yerini yavaş yavaş beta zincirlerine bırakır ve yetişkin hgb yapısını oluşturur.
Her globulin zinciri, demir içeren porfirin bileşiği içerir. Bu, kandaki oksijen ve karbondioksitin taşınmasında hayati önem taşıyan bir demir atomudur. Hemoglobinin içerdiği demir, kanın kırmızı rengini de verir.
Hemoglobin ayrıca kırmızı kan hücrelerinin şeklini korumaları için de önemlidir. Kırmızı kan hücreleri, doğal şekillerinde, ortasında delik olmayan bir çöreğe benzer. Bazı tıbbi durumlar nedeniyle anormal hemoglobin yapısı meydana gelirse kırmızı kan hücrelerinin şeklini bozabilir. Bu durumda kanın damardan akması zorlaşır.
Hemoglobin (HGB) Değerleri Kaç Olmalıdır?
Hemoglobin değerleri, tam kanda desilitre (dL) başına gram (gm) cinsinden değerlendirilir ve bir desilitre 100 mililitredir. Hemoglobin için normal aralıklar, kişinin yaşına ve ergenlikten itibaren cinsiyetine bağlıdır. Bunlara göre normal hemoglobin aralıkları şu şekildedir:
- Yenidoğan bebekler: 17 – 22 gr / dL
- Bir haftalık bebekler: 15-20 gr / dL
- Bir aylık bebekler: 11-15 gr / dL
- Çocuklar: 11-13 gr / dL
- Yetişkin erkekler: 14-18 gr / dL
- Yetişkin kadınlar: 12-16 gr / dL
- Orta yaştan sonra erkekler: 12,4-14,9 gm / dL
- Orta yaştan sonra kadınlar: 11,7-13,8 gm / dL
Bu değerlerin tümü laboratuvarlar arasında bazı farklılıklar gösterebilir. Bazı laboratuvarlar, yetişkin ve “orta yaş sonrası” hemoglobin değerleri arasında ayrım yapmaz. Ayrıca hamilelik döneminde normalden düşük veya yüksek hemoglobin değerleri bazı sorunlar doğurabilir. Bu durumda düşük yapmak, erken doğum gibi riskler ortaya çıkabilir.
Hemoglobin (HGB) Düşüklüğü Kimlerde Olur?
Hgb seviyesinin düşük olması anemi veya düşük kırmızı kan sayımı, normalden az düzeyde kırmızı kan hücresi bulunmasıdır. Bu durum anemi olarak adlandırılır ve hgb seviyeleri bu sayıyı yansıtır. Aneminin birçok nedeni olabilir. Hemoglobin (HGB) düşüklüğü aşağıdaki durumlarda görülebilir:
- Kan kaybı: Travmatik yaralanma, ameliyat, kanama, kolon kanseri ya da mide ülseri gibi nedenle oluşabilir.
- Beslenme yetersizliği: Demir, B12 vitamini, folat gibi maddeler yönünden eksik beslenmek hemoglobin düşüklüğüne neden olabilir.
- Kemik iliği sorunları: Bazı kemik iliği sorunları buna neden olabilir. Kanser nedeniyle kemik iliğinin değiştirilmesi de buna dâhildir.
- Kemoterapi ilaçları ile kırmızı kan hücresi sentezini baskılamak
- Böbrek yetmezliği
- Anormal hemoglobin yapısı: Orak hücreli anemi veya talasemi gibi hastalıklar anormal hemoglobin yapısına yol açabilir.
Hemoglobin (HGB) Düşüklüğü Belirtileri Nelerdir?
Kan sayımında hemoglobin sayısının düşük olmasına dair belirtiler yaşıyorsanız doktora görünmeniz gerekebilir. Aşağıdaki işaretler her zaman şiddetli olmasa da hemoglobin seviyelerinin düşük olduğuna işaret ediyor olabilir. Hemoglobin (HGB) düşüklüğü belirtileri şöyle sıralanabilir:
- Yorgunluk
- Güçsüzlük
- Soluk cilt ve diş etleri
- Nefes darlığı
- Hızlı veya düzensiz kalp atışı
Doktorlar hemoglobin seviyenizin düşük olup olmadığını belirlemek için tam bir kan sayımı testi önerebilir. Testinizde hemoglobin sayınızın düşük olduğunu ortaya çıkarsa, nedenini belirlemek için muhtemelen daha fazla teste yapmak gerekecektir.
Bazı insanlar kan bağışı yapmak istediklerinde hemoglobin seviyelerinin düşük olduğunu öğrenirler. Fakat bu her zaman bir sorun olduğu anlamına gelmez. Bu, kan bağışı alan kurumun belirlediği bir seviye olabilir. Fakat belirtiler hissediyorsanız bir test yaptırmanız faydalı olur. Ayrıca yakın zamanda kan bağışı yaptıysanız hemoglobin seviyeniz düşük görünebilir, fakat bu çoğu zaman geçicidir.
Hemoglobin (HGB) Düşüklüğü Nasıl Önlenir?
HGB düşüklüğüne yol açan bazı hastalıklar ve tıbbi durumları engellemek her zaman mümkün olmaz. Fakat yaşam tarzı ya da beslenme düzeni nedeniyle ortaya çıkan düşüklükleri engellemek için beslenmenizde bazı değişiklikler yapabilirsiniz. Aşağıda hemoglobin seviyelerinizin normal kalmasına yardımcı olacak önlemleri bulabilirsiniz:
- Demir içeren besinleri daha fazla tüketebilirsiniz. Bunlar arasında kırmızı ve beyaz et, balık, yumurta, baklagiller, fındık, soya ürünleri ve kuru meyveler sayılabilir.
- Folat içeren besinleri daha fazla tüketebilirsiniz. Bunlar kırmızı et, ıspanak, pirinç, yer fıstığı, börülce, fasulye, avokado, marul gibi besinlerdir.
- Bağırsaklarınızın demiri daha iyi emmesi için C ve A vitamini içeren besinleri tüketebilirsiniz. C vitamini biber, limon, mandalina, portakal gibi yiyeceklerde bulunur. A vitamini ise balık, karaciğer, tatlı patates, havuç, kavun gibi yiyeceklerde bolca bulunur.
- Hamilelik dönemindeyseniz ya da doktorunuz gerekli gördüyse demir takviyesi kullanabilirsiniz.
Hemoglobin Değerini Yükseltmek için Ne Yapmalı?
HGB değerleri normal seviyenin altında çıktıysa öncelikle buna neden olan durumu bulmak gerekir. Böyle bir test sonucunuz varsa doktorunuz öncelikle nedeni bulmak için testler yapabilir. Ardından gerekli tedaviyi belirler. Eğer bir kan bağışı nedeniyle hemoglobin değeriniz düşükse ya da endişe verici olmayan bir düşüklük varsa aşağıdakileri uygulayabilirsiniz:
- Doktorunuz öneriyorsa demir takviyesi kullanabilirsiniz.
- Demir içeren besinleri düzenli ve sık sık tüketebilirsiniz. Demir, vücudun hemoglobin üretmesi için gereken temel minerallerden biridir.
- Folat da demir gibi hemoglobin üretmek için vücudun kullandığı bir maddedir. Bir tür B vitaminidir ve oksijenin dokulara taşınabilmesi için gereklidir. Folat içeren yiyecekleri daha sık tüketebilirsiniz.
- Yiyeceklerden aldığınız demiri bağırsaklarınızın daha iyi emmesi için A ve C vitamini gerekir. Bu iki vitamin yönünden zengin yiyecekleri daha fazla tercih edebilirsiniz.
Hemoglobin Yükselten Yiyecekler Nelerdir?
Normal seviyelerin altına düşmüş bir hgb düzeyiniz varsa doktorun belirleyeceği tedaviyi uygulamak tek seçenektir. Böyle bir durumun birçok nedeni olabilir ve altta başka hastalıklar yatıyor olabilir. Bu nedenle hemoglobin seviyeleri normalin altındaysa nedenini anlamak için de ek testler yapmak gerekir. Tedavi, buna neden olan duruma göre belirlenir. Eğer endişe verici olmayan düzeyde hemoglobin seviyesi düşükse ve bir tedaviye gerek görülmediyse aşağıdaki yiyecekleri daha fazla tüketebilirsiniz:
- Kırmızı ve beyaz et
- Balık
- Yumurta
- Kuru meyveler
- Kuru baklagiller
- Soya ürünleri
- Yeşil fasulye
- Lahana
- Ispanak
- Fındık ve diğer tohum kuruyemişler
- Fıstık ve fıstık ezmesi
- Marul
- Pirinç
- Karaciğer
- Tatlı patates
- Bal kabağı
- Havuç
Hemoglobin Yüksekliği Nedir?
Hemoglobin yüksekliği son derece zararlı bir rahatsızlıktır. Hemoglobin yüksekliği vücudun olması gerekenin üstünde kan ürettiği ve bulunan kanın olağan akışından daha hızlı olduğu anlamına gelmektedir. Tedavi edilmeyen hemoglobin yüksekliği akciğer ve böbrek rahatsızlıkları başta olmak üzeri birçok rahatsızlığa yol açabilmektedir. Bu sebeple bu rahatsızlığa sahip kişilerin doktora giderek gerekli önlemleri almaları son derece önemlidir.
Hemoglobin Yüksekliği Nelere Yol Açar?
- Hemoglobin yüksekliği insan kanında olması gerekenden daha fazla miktarda alyuvar olması anlamına gelmektedir.
- Hemoglobin yüksekliği insan sağlığı açısından oldukça tehlikeli bir durumdur.
- Hemoglobin yüksekliği insan vücudundaki kan yapısının olması gerekenden daha kalın olmasına sebebiyet verir.
- Hemoglobin yüksekliği ile meydana gelen normalinden daha kalın olan kan vücutta pıhtı oluşmasına sebep olabilir.
- Hemoglobin yüksekliği felç riskini beraberinde getirir.
- Yüksek olan hemoglobin değer kalp krizi geçirilmesine sebebiyet verebilir.
- Hemoglobin yüksekliği çeşitli kan hastalıklarına yol açabilmektedir.
- Hemoglobin değeri yüksek olan bir birey eğer tedavi olmazsa bu rahatsızlık beraberinde ölümü getirebilmektedir.
- Bunların yanı sıra hemoglobin halsizlik, kaşıntı, baş ağrısı, terleme ve eklem ağrıları gibi çeşitli rahatsızlıklara da yol açabilmektedir.